Almanya’da başbakan adayları, canlı yayında tartıştı
Almanya’da, 26 Eylül’de yapılacak genel seçimler öncesinde başbakan adayları canlı yayında bir ortaya geldi.
Hristiyan Birlik (CDU/CSU) partilerinin başbakan adayı ve Hristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) Genel Lideri Armin Laschet, Toplumsal Demokrat Parti’nin (SPD) başbakan adayı ve Maliye Bakanı Olaf Scholz ile Yeşiller Partisi’nin başbakan adayı ve partinin Eş Lideri Annalena Baerbock, mevcut gelişmeler ve gelecekteki amaçlarına ait soruları cevapladı.
“BİRİNCİ PARTİ OLMAK İÇİN UĞRAŞ EDİYORUZ”
Seçimlerden daha sonra başbakan adaylarının hangi partilerle koalisyon yapacağına ait mevzu başlığıyla başlayan yayında Laschet, Sol Parti ve Almanya için Alternatif (AfD) Partisi ile muhakkak koalisyon görüşmeleri yapmayacağını belirterek, “Demokratik partiler kendi ortalarında konuşmalı. Biz birinci parti olmak için çaba ediyoruz.” dedi.
Yeşillerin adayı Baerbock ise bilhassa toplumsal alanda SPD ile epey ortak taraflarının bulunduğunu vurgulayarak, Sol Parti’nin ise memleketler arası sorumluluğu almak istemediğini tabir etti.
NATO, AVRUPA BİRLİĞİ…
Baerbock, tüm demokrat partilerle koalisyon görüşmeleri yapacaklarını, dış siyasette ve iç güvenlik üzere mevzularında Sol Parti ile ihtilaflarının bulunduğunu anlattı.
Scholz da halkın, seçimin nasıl sonuçlanacağına karar vereceğini ve SPD’ye kuvvetli bir yetki verilmesi için çalıştığını lisana getirerek, “Almanya’yı yönetmek isteyen, net konumlara sahip olmalı. Transatlantik iş birliğinden yana olması, NATO’nun güvenliğimiz için vazgeçilmez olduğunu söylemesi ve kuvvetli bir Avrupa Birliği’nden yana olması gerekir.” değerlendirmesinde bulundu.
Prensiplerine ait net konuştuğunu aktaran Scholz, bu prensipler çerçevesinde gelecekte hareket edeceğini kaydetti.
LASCHET İLE SCHOLZ ORTASINDA TARTIŞMA
Osnabrück Savcılığı tarafınca kara para aklanması argümanlarının akabinde başlatılan soruşturma kapsamında bir hafta evvel Maliye Bakanlığı’nda yapılan aramaların, seçimlerde partisinin başarısı için tehlikeli olup olmayacağı sorusuna ait de Scholz, bu aramaların Köln’deki Mali İstihbarat Dairesi’ndeki (FIU) iki çalışının hakikat dürüst çalışmadığından dolayı yapıldığını ve bakanlıkla ilgisinin olmadığını savundu.
Laschet ise, FIU’nun bağlı olduğu Maliye Bakanlığında savcılığın arama yapmasına rağmen Scholz’un bu türlü olumlu konuşmasının bir mucize olduğunu belirterek, şu biçimde devam etti:
“Kara para denetlemesi sizde. Bu kuruma (FIU) sahipsiniz. Eksiklikleri bildiğimiz için seçim programımızda, bu kurumun, Federal Kriminal Dairesine bağlanmasını istiyoruz. Siz daha hayli çalışanım var diyorsunuz, fakat daha az şey aydınlatılıyor. Kara para aklamada o kadar az şey aydınlatılıyor ki savcılık öbür bilgiler lazım diyor. Hakim de bu biçimde bir arama yapılmasına müsaade veriyor. Sayın Scholz bundan dolayı yargıyla ilgili aşağılayıcı konuşmanız uygunsuzdur.”
“BENİM MALİYE BAKANIM SİZİN ÜZERE ÇALIŞSA…”
Savcılık yetkilileri geldiğinde her şeyin ortaya konulması gerektiğini tabir eden Laschet, Scholz’un sorumluluk taşıdığı öteki olaylarının da bulunduğunu savundu.
Laschet “Benim maliye bakanım sizin üzere çalışsa büyük bir sıkıntımız olurdu.” sözünü kullandı.
Bunun üzerine Scholz, rakibi Laschet’i olayları çarpıtmakla suçlayarak, Maliye Bakanlığına yönelik bir araştırmanın yapılmadığını, FIU’ya karşı yapılan araştırma konusunda savcılığın bilgiler istediğini ileri sürdü.
ÇOK SAĞ VE IRKÇILIKLA UĞRAŞ
CDU/CSU’nun başbakan adayı Laschet, çok sağa karşı sonlar çizdiğine dikkati çekerek, “Demokrasi için en büyük tehdit çok sağdan geliyor.” dedi.
Laschet, çok sağcılık ve ırkçılarla uğraş ettiğini belirterek, bunların parlamentoya ilişkin olmadıklarını lisana getirdi.
Yeşiller Partili Baerbock da başbakanlığındaki önceliğinin ırkçılıkla uğraş olacağını vurguladı.
DİJİTALLEŞME KONUSU
Üç aday da dijitalleşmenin yeni hükümetin acil ele alması gereken bahis olduğunu anlattı.
Laschet, başbakanlığında bir dijitalleşme bakanlığı kurulacağını kaydederek, bugüne kadar bu alanda fazlaca şey yapıldığını lakin bunun yetersiz olduğunu söylemiş oldu.
Baerbock ise dijitalleşme bakanlığı kurulmasına karşı çıkarak, bunun başbakanlığa bağlı bir husus olması gerektiğini belirtti.
ARTAN KİRA FİYATLARI
Scholz ve Baerbock, kira fiyatlarının artırılmasını engellemek için bir limitin koyulmasını isterken, Armin Laschet, kira fiyatlarının fazlaca fazla artmaması için muhakkak düzenlemelere sahip olduklarını aktardı.
Laschet, bir limitin koyulması yerine daha fazla binanın yapılması gerektiğini tabir ederek, bunun için de şirketlerin konut yapma konusunda teşvik edilmesini ve bürokrasinin azaltılmasını istedi.
ANKETE NAZARAN OLAF SCHOLZ DAHA BAŞARILI
Öte yandan ZDF, açık oturumun akabinde Wahlen araştırma şirketinin 753 kişi ile telefonda süratli bir biçimde yaptığı anketin sonuçlarını yayınladı.
Buna bakılırsa, ankete katılanların yüzde 32’si, SPD’nin başbakan adayı Olaf Scholz’u başarılı gördü. Baerbock yüzde 26 ile ikinci, Laschet de yüzde 20 ile üçüncü oldu.
Almanya’da, 26 Eylül’de yapılacak genel seçimler öncesinde başbakan adayları canlı yayında bir ortaya geldi.
Hristiyan Birlik (CDU/CSU) partilerinin başbakan adayı ve Hristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) Genel Lideri Armin Laschet, Toplumsal Demokrat Parti’nin (SPD) başbakan adayı ve Maliye Bakanı Olaf Scholz ile Yeşiller Partisi’nin başbakan adayı ve partinin Eş Lideri Annalena Baerbock, mevcut gelişmeler ve gelecekteki amaçlarına ait soruları cevapladı.
“BİRİNCİ PARTİ OLMAK İÇİN UĞRAŞ EDİYORUZ”
Seçimlerden daha sonra başbakan adaylarının hangi partilerle koalisyon yapacağına ait mevzu başlığıyla başlayan yayında Laschet, Sol Parti ve Almanya için Alternatif (AfD) Partisi ile muhakkak koalisyon görüşmeleri yapmayacağını belirterek, “Demokratik partiler kendi ortalarında konuşmalı. Biz birinci parti olmak için çaba ediyoruz.” dedi.
Yeşillerin adayı Baerbock ise bilhassa toplumsal alanda SPD ile epey ortak taraflarının bulunduğunu vurgulayarak, Sol Parti’nin ise memleketler arası sorumluluğu almak istemediğini tabir etti.
NATO, AVRUPA BİRLİĞİ…
Baerbock, tüm demokrat partilerle koalisyon görüşmeleri yapacaklarını, dış siyasette ve iç güvenlik üzere mevzularında Sol Parti ile ihtilaflarının bulunduğunu anlattı.
Scholz da halkın, seçimin nasıl sonuçlanacağına karar vereceğini ve SPD’ye kuvvetli bir yetki verilmesi için çalıştığını lisana getirerek, “Almanya’yı yönetmek isteyen, net konumlara sahip olmalı. Transatlantik iş birliğinden yana olması, NATO’nun güvenliğimiz için vazgeçilmez olduğunu söylemesi ve kuvvetli bir Avrupa Birliği’nden yana olması gerekir.” değerlendirmesinde bulundu.
Prensiplerine ait net konuştuğunu aktaran Scholz, bu prensipler çerçevesinde gelecekte hareket edeceğini kaydetti.
LASCHET İLE SCHOLZ ORTASINDA TARTIŞMA
Osnabrück Savcılığı tarafınca kara para aklanması argümanlarının akabinde başlatılan soruşturma kapsamında bir hafta evvel Maliye Bakanlığı’nda yapılan aramaların, seçimlerde partisinin başarısı için tehlikeli olup olmayacağı sorusuna ait de Scholz, bu aramaların Köln’deki Mali İstihbarat Dairesi’ndeki (FIU) iki çalışının hakikat dürüst çalışmadığından dolayı yapıldığını ve bakanlıkla ilgisinin olmadığını savundu.
Laschet ise, FIU’nun bağlı olduğu Maliye Bakanlığında savcılığın arama yapmasına rağmen Scholz’un bu türlü olumlu konuşmasının bir mucize olduğunu belirterek, şu biçimde devam etti:
“Kara para denetlemesi sizde. Bu kuruma (FIU) sahipsiniz. Eksiklikleri bildiğimiz için seçim programımızda, bu kurumun, Federal Kriminal Dairesine bağlanmasını istiyoruz. Siz daha hayli çalışanım var diyorsunuz, fakat daha az şey aydınlatılıyor. Kara para aklamada o kadar az şey aydınlatılıyor ki savcılık öbür bilgiler lazım diyor. Hakim de bu biçimde bir arama yapılmasına müsaade veriyor. Sayın Scholz bundan dolayı yargıyla ilgili aşağılayıcı konuşmanız uygunsuzdur.”
“BENİM MALİYE BAKANIM SİZİN ÜZERE ÇALIŞSA…”
Savcılık yetkilileri geldiğinde her şeyin ortaya konulması gerektiğini tabir eden Laschet, Scholz’un sorumluluk taşıdığı öteki olaylarının da bulunduğunu savundu.
Laschet “Benim maliye bakanım sizin üzere çalışsa büyük bir sıkıntımız olurdu.” sözünü kullandı.
Bunun üzerine Scholz, rakibi Laschet’i olayları çarpıtmakla suçlayarak, Maliye Bakanlığına yönelik bir araştırmanın yapılmadığını, FIU’ya karşı yapılan araştırma konusunda savcılığın bilgiler istediğini ileri sürdü.
ÇOK SAĞ VE IRKÇILIKLA UĞRAŞ
CDU/CSU’nun başbakan adayı Laschet, çok sağa karşı sonlar çizdiğine dikkati çekerek, “Demokrasi için en büyük tehdit çok sağdan geliyor.” dedi.
Laschet, çok sağcılık ve ırkçılarla uğraş ettiğini belirterek, bunların parlamentoya ilişkin olmadıklarını lisana getirdi.
Yeşiller Partili Baerbock da başbakanlığındaki önceliğinin ırkçılıkla uğraş olacağını vurguladı.
DİJİTALLEŞME KONUSU
Üç aday da dijitalleşmenin yeni hükümetin acil ele alması gereken bahis olduğunu anlattı.
Laschet, başbakanlığında bir dijitalleşme bakanlığı kurulacağını kaydederek, bugüne kadar bu alanda fazlaca şey yapıldığını lakin bunun yetersiz olduğunu söylemiş oldu.
Baerbock ise dijitalleşme bakanlığı kurulmasına karşı çıkarak, bunun başbakanlığa bağlı bir husus olması gerektiğini belirtti.
ARTAN KİRA FİYATLARI
Scholz ve Baerbock, kira fiyatlarının artırılmasını engellemek için bir limitin koyulmasını isterken, Armin Laschet, kira fiyatlarının fazlaca fazla artmaması için muhakkak düzenlemelere sahip olduklarını aktardı.
Laschet, bir limitin koyulması yerine daha fazla binanın yapılması gerektiğini tabir ederek, bunun için de şirketlerin konut yapma konusunda teşvik edilmesini ve bürokrasinin azaltılmasını istedi.
ANKETE NAZARAN OLAF SCHOLZ DAHA BAŞARILI
Öte yandan ZDF, açık oturumun akabinde Wahlen araştırma şirketinin 753 kişi ile telefonda süratli bir biçimde yaptığı anketin sonuçlarını yayınladı.
Buna bakılırsa, ankete katılanların yüzde 32’si, SPD’nin başbakan adayı Olaf Scholz’u başarılı gördü. Baerbock yüzde 26 ile ikinci, Laschet de yüzde 20 ile üçüncü oldu.